Oğuz Zeytin - CV ( Yazarın Önceki Yazıları ) zeytin@trabzonbasket.com

Kısa Analiz ve Durum!

Trabzonspor, şu ana kadar üç Türkiye Kupası ve üç Beko BL olmak üzere altı resmi maç oynadı. Bu süreçte takımımıza baktığımızda;

— Galibiyeti olmayan tek takım Trabzonspor.

— Maç başına en az sayı üreten takım Trabzonspor (65,2 sayı).

— En düşük yüzdeyle şut atan takım Trabzonspor (% 39,3).

— Maç başına en az faul çizgisine giden takım Trabzonspor (14,3 faul atışı).

— Maç başına en az hücum ribaundu alan iki takımdan biri Trabzonspor (9,0 HR).

— Maç başına en az blok yapan takım Trabzonspor (1,2 blok).

— Maç başına en fazla üç sayılık şut denemesinde bulunan takım Trabzonspor (24,7 şut).

*

DURUM: Geç kurulmuş bir takım olduğumuz gerçeğini asla göz ardı edemeyiz. Bu noktadan yola çıkarsak, “zaman ihtiyacımız var” sonucuna ulaşırız. Ancak şunu da unutmamak gerekir ki, 2011-12 sezonu Trabzonspor için kritik bir dönem. Böylesine zorlu bir ligde, yukarıdaki belli başlı verilerle lige tutunmak zor. Hocamız Tolga Öngören ve oyuncuları, eminim bunun farkında. Farkında olmayanlar Trabzon’umuz, taraftarlarımızın büyük çoğunluğu ve daha da önemlisi bu farkındalığı yaratmakla sorumlu olan yöneticilerimiz.

Ahkâm keser bir tavır değil bu! Trabzonsporlu basketbolseverler adına bir rica, kabul edilirse taraftar gözüyle dostça bir tavsiye…

Sayın yöneticilerimiz;

Zorla ayakta tuttuğunuz, lige katılması için yoğun çaba gösterdiğiniz bu takıma yazık olmasın. Bence;

Boyalı alandan skor üretecek, ribaund hakimiyeti sağlayabilecek, savunmaya sertlik katacak bir pivot takviyesi acilen yapılmalıdır.

“Kasım ayında böyle bir oyuncuyu nasıl bulalım” derseniz…

(“Hocamızın sistemine uyar mı”, “takımımıza/ülkemize gelmeyi kabul eder mi”, “maliyeti bizi aşar mı” gibi sorulardan arındırarak)

* Kris Lang
* Trent Plaisted
* Greg Stiemsma
* Sharrod Ford
* Elton Brown
* Artsiom Parakhouski
* Donnell Harvey gibi oyuncular boşta. Ya da bir başkası… Bunlar oyununu, yeteneğini, şu andaki durumlarını bildiğim oyuncular. Bunlar gibi nicesi hocamızın dosyalarında elbette vardır.

Yerli oyuncularımızın performansını ayakta alkışlıyoruz. Ancak yabancı oyuncularımızın henüz devreye girememesi direkt olarak skora etki ediyor. Ne zamanki takım içi rollerde kendisinden daha fazlası beklenen oyuncularımız (ki bunlar yabancı oyuncularımız) üretkenliklerini artırırlar, otomatikman bu performansları takımın geneline yayılır. Bailey’nin oyuna katkısı artınca Kaan dinlenme fırsatı bulacak. Milosevic (veya yerine gelecek pivot) eğer parkede kalmayı başarabilirse, Levent rakiplerle daha az boğuşacak, maç sonlarına yıpranmadan kalacak. Randle hücumda istikrarı yakaladığında yine Levent’in ve Serhat’ın işi kolaylaşacak. Böylesine bir oyuncu hamlesi takımımızı bir nebze de olsa rahatlatacaktır.

Son olarak şunu belirtmeliyim: Bu seneki takım, geçen seneki pahalı oyunculu kadrodan daha fazla heyecan veriyor taraftarlarımıza. Yapabilecekleri belli, buna rağmen mücadelesiyle hem kupa maçlarında hem de ligde herkesin beğenisini kazandı. İşte bu sempatiyi artırmak için, gelecekte zamanla oluşması muhtemel karamsarlığın şimdiden bertaraf edilmesi için kadrodaki gediklerin kapatılması şarttır. Böylece takımımız, artık “kazanan” takım seviyesine gelecektir. Çünkü biz bu takıma inanıyoruz ve her koşulda takımımızın arkasındayız!